30 Aralık 2024

Elifba Dersleri ve Oyunları

 Diyanet Elifba PDF İNDİR


1. DERS HARFLER



















 



























**************************************************************************

2. DERS HAREKELER (ÜSTÜN ESRE ÖTRE)



































































*************************************************************************












































































xxxxx








5. Sinif 5. Ünite (Yeni Müfredat)

 










5. ÜNİTE MİMARİMİZDE DİNÎ MOTİFLER

Konular

5.1. Dinin Mimarimize Etkisi

5.2. Camileri Tanıyalım

5.3. Kültürümüzden Cami Örnekleri

-Camiler, Müslümanların ibadet mekânlarıdır. Müslümanlar camilerde bir araya gelir, aynı kıbleye yönelerek namaz kılar, Yüce Allah’a dua ederler. Bu sebeple camilerin en güzel şekilde inşası, tarih boyunca Müslümanların gündeminde olmuştur.

-Ülkemizde çok sayıda cami bulunur. Örneğin, İstanbul’daki Süleymaniye Camii, Osmanlı padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. 1557’de büyük bir törenle açılan cami, günümüzde dünyanın her tarafından ziyaretçiyi ağırlamaya devam etmektedir.

5.1.   DİNİN MİMARİMİZE ETKİSİ

-Mimari, mimarlıkla ilgili olan anlamına gelir. Medenî yahut şehirli bir toplumun zorunlu ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra kültürel, sosyal, estetik ve dinî bakış açısını yansıtarak ortaya koyduğu yapım tekniği ve sanatıdır.

-Mimarinin sivil, dinî ve resmî mimari gibi türleri vardır.

-İslam’ın mimariye etkisi, Müslümanların kültür ve inançlarını, inşa ettikleri eserlere yansıtmasıyla ortaya çıkar. Bunun en belirgin örneği, cami mimarisinde görülür. Camiler, kubbe ve minarelerle süslenmiştir. Camilerin iç bölümleri de genellikle hat sanatıyla yazılmış ayetlerle donatılmış, duvarları tezhip ve çini sanatıyla zenginleştirilmiştir.

-İnsanın biriktiği maddi ve manevi değerlerin tamamını kültür olarak adlandırıyoruz.

-Kültür; toplumların ortak duygu, düşünce, gelenek ve örfleriyle hayata dair birikimlerinin edebiyat, mimari, resim, oyun ve müzik gibi birçok alanda kalıcı değerlere dönüşmesidir.

-İnsan, oluşturduğu kültürle toprağa, şehre ve hayata tutunur ve bunu kendinden sonrakilere aktarır.

-Din ve inanç, kültürün oluşmasını ve şekillenmesini önemli ölçüde etkiler.

-Kültür de dinin yaşanma biçimlerini şekillendirir. Bunun içindir ki kültür ve din suyla şekerin karışması gibi iç içedir. Hatta din kültürün özü, kültür ise dinin somut yansımasıdır.

-Hayatımızdaki birçok değerin kültürel boyutu olduğu kadar kaynağını dinden alan bir boyutu da vardır.

-Kültürü oluşturan öğelerden biri olan mimari, insanın yaşadığı yeri imar etmesidir. Bu imar sürecini ihtiyaçlar kadar din ve inanç da etkiler.

-İnsanoğlunun ibadet etmek için mabetler inşa etmesi, yardımlaşma ve dayanışma için aşevleri, hastaneler, çeşmeler yapması din ve inancın mimariye etkisinin örnekleridir.

-Müslümanlar; yaşadıkları şehirlerde, bölgelerde mimari eserleri de kuşatacak şekilde kültürel birçok eser ortaya koymuş, İslam’ın hayat anlayışını şehir mimarisine yansıtmışlardır. Bu anlayışa göre şehrin merkezinde cami vardır. İhtiyaç duyulan diğer yapılar camilerin etrafında yer alır.

-Eğitimden sağlığa, yardımlaşmadan misafir ağırlamaya kadar pek çok ihtiyaç, İslam mimarisinde çeşitli yapıların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu sayede dinî mimaride cami, sebil, türbe, aşevi, imarethane, şifahane, kervansaray, medrese gibi eserleri imar eden Müslümanlar yaşadıkları coğrafyayı güzelleştirmişlerdir.

-Mabet: İbadet edilen yer, ibadethane anlamına gelir. İbadet etmek için inşa edilen yapılardır.

-İslam’da dinin direği namazdır. Namaz, günde beş vakit her Müslüman’ın kılmakla sorumlu olduğu ibadettir. Namaz için temizlenmek yani abdestli olmak şarttır. Namaz ibadeti sayesinde şehir mimarisinde camiler, mescitler ve namazgâhlar ortaya çıkmıştır. Abdest almak ve temizlenmek için şadırvanlar, çeşmeler ve hamamlar imar edilmiştir.

-Zekât, sadaka ve infak İslam’ın en önemli ibadetlerindendir. Bu ibadetler sayesinde aşevleri, sebiller, yolda kalmışlar için kervansaraylar yapılmıştır.

-İlim öğrenmek ve öğretmek Müslümanlar için ibadet kadar önemlidir. Bu sebeple birçok merkezde medreseler, mektepler ve kütüphaneler inşa edilmiş ve yaygınlaşmıştır.

-Müslümanların yaşadığı şehirlerde ortaya çıkan mimari eserlere bakıldığında, inanç ve ibadetlerin mekân tasarımını ve mimari yapı çeşitliliğini etkilediğini görürüz.

-Dinî mimari örnekleri arasında yer alan cami ve mescitler Müslümanların ibadet ettiği ve toplandığı yerlerdir.

-Çeşme ve sebiller insanların ve hayvanların su ihtiyacını karşıladığı yapılardır.

-Şadırvanlar abdest alınan mekânlardır.

-Medreseler dinî ilimlerle fen ve sosyal bilimlerin tahsil edildiği eğitim kurumlarıdır.

-Kervansaraylar yolcuların konakladığı, dinlendiği ve yeme-içme ihtiyaçlarını karşıladığı yapılardır.

-Külliyeler merkezinde cami olan çevresi medrese, imarethane ve aşevi gibi diğer yapılarla kuşatılmış geniş merkezlerdir.

-Dinî mimariye örnek olan bu eserlerin yapısı ve malzemeleri yapıldığı bölgenin iklim ve çevre koşullarından etkilenir. Bölgenin iklim ve coğrafya şartlarına bağlı olarak kimi yerlerde taş yapılar kimi yerlerde ahşap yapılar inşa edilmiştir.

-İslam coğrafyasındaki mimari eserlerin, bir yapının inşa edilmesinden öte bir anlamı vardır. Müslümanların en ince, en yüce ve en güzel duyguları, mimari eserlere sanatkârların dokunuşlarıyla somutlaşmıştır.

-Bu sayede hat, tezhip, minyatür ve çini gibi sanat dallarında eşsiz güzelliklerde eserler cami, medrese ve külliyeleri süslemiştir.

-İslam coğrafyasında mimari eserlerde sıkça görülen geometrik desenler, süsleme ve simetrinin en estetik biçimlerinin yansımalarıdır. Tarihten günümüze kadar bu eserler hem ihtişamıyla hem kalıcılığıyla hem de güzellikleriyle insanları heyecanlandırmaya devam etmektedir.

Mahir: Uzman, işini iyi bilen, usta.

Hüsnühat: Arap harfleriyle farklı üslup ve ölçülerde güzel yazı yazma sanatı.

Tezhip: Kitap, levha ve tabloları motiflerle, yaldız ve boya ile bezenmesi, yaldızlama.

Minyatür: Derinlik yönüyle tek boyutlu küçük, renkli resim sanatı.

Çini: Kil toprağının pişirilmesiyle yapılan seramik ve porselenleri geometrik ve çiçek motifleriyle süsleme sanatıdır. .

5.2.   CAMİLERİ TANIYALIM

-Müslümanlar için cami, ibadethane olmanın yanında bir araya gelme ve buluşma noktasıdır. Bu özelliğiyle camiler, Müslümanların dinî, sosyal ve kültürel hayatına etki eder.

 

-Toplayan, bir araya getiren anlamlarına gelen cami; Müslümanların bir araya geldiği, birlikte ibadet ettiği, birbirleriyle duygusal ve sosyal iletişim kurduğu yerledir.

-Cami ile benzer anlamda kullanılan mescit ise secde edilen yer anlamına gelir. İslam’ın ilk yıllarında Müslümanların namaz kıldığı yerler için mescit ifadesinin kullanımı yaygındı.

-Cami ise içerisinde cuma namazı kılınan büyük mescitleri tarif etmek için kullanılmıştır. Aslında günümüzde de bu ayrım devam etmektedir. Okullarda, iş yerlerinde namaz kılmak için ayrılan mekânlara mescit ismini verirken cuma namazı kılınan daha geniş mekânları ise cami ismiyle ifade ederiz. 

-Hz. Peygamber Dönemi’nden günümüze kadar cami ve mescitler, hem Allah’a (cc) ibadet edilen hem de bulunduğu yerde Müslümanların yaşadığını simgeleyen mekânlar olarak görülür.

-Hz. Peygamber Mekke’den Medine’ye hicret yolculuğu esnasında Kubâ bölgesine geldiğinde buradaki Müslümanların birlikte namaz kıldığı yere mescit inşa ettirmiş ve kendisi de inşasında çalışmıştır. Burası Kubâ Mescidi olarak isimlendirilmiştir.

-Medine’ye varınca hem kalacağı ev hem de ibadet mekânı olarak Müslümanlarla birlikte Mescid-i Nebevi’yi inşa etmiştir. Mescid-i Nebevi, sonraki dönemlerde inşa edilen cami ve mescitlere mimari açıdan örnek ol-muştur.

-Hz. Ömer, Kudüs’ü fethettikten sonra Mescid-i Aksâ’nın tarihsel yerini tespit ettirerek buraya büyük bir mescit yaptırmıştır.

-Müslüman hükümdarlar, kendi dönemlerinde fethettikleri veya yeni kurdukları şehirlerde camiler yaptırmışlar bu yerlere İslam şehri kimliği kazandırmışlardır. İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet, fethin bir sembolü olarak Ayasofya’yı camiye dönüştürmüş, İstanbul’un (İslam bol) bir İslam şehri olduğunu simgeleştirmiştir.

-Tarih boyunca Müslümanlar yeni bir şehre yerleştiklerinde veya yeni bir şehir kurduklarında camiler inşa ederek cami merkezli şehir mimarisini ortaya koymuşlardır.

-Cami ve mescitler, Allah’a (cc) ibadet edilen ve O’nun adının anıldığı mekânlardır. Kur’an-ı Kerim’de “Şüphesiz mescitler, Allah’ındır. O hâlde, Allah ile birlikte başkasına da kulluk etmeyin.” ayetiyle mescitlerin Yüce Allah’a kulluk edilen yerler olduğu vurgulanır.

-Camiler Müslümanları birleştiren ve kaynaştıran yerlerdir. Buralarda toplumun her kesiminden insan bir araya gelir, sevinç ve hüzünlerini paylaşır.

-Müslümanlar günün beş vaktinde namaz vesilesiyle tevhit inancının gereği olarak bir ve tek olan Yüce Allah’a kulluk ederler.

-Cuma, cenaze ve bayram namazları cemaatle kılınması zorunlu namazlardır. Müslümanlar, bu namazlar için camilere gider ve din kardeşleriyle bir araya gelmenin mutluluğunu yaşar. Böylece birbirlerinin durumlarından haberdar olarak kardeşlik bağları güçlenir.

-Ramazan ayında kılınan teravih namazlarıyla oruçlu geçen günün gecelerinde namazlar ve dualarla bu ayın bereketi paylaşılır. Çocuklar; teravih, bayram ve cuma namazlarının cemaat coşkusu içerisinde camilerle tanışır. Namaz eğitimlerini bu yolla tamamlar ve camide nasıl davranılması gerektiğini öğrenirler.

-Camide namaz kılınırken namaz kılanların önünden geçmemek, konuşmamak ve cemaati rahatsız edecek davranışlardan uzak durmak cami kurallarındandır.

-Camilerden bazıları; etrafında aşevi, imarethane, şifahane, türbe, hamam, kütüphane ve medrese gibi yapıları da içerecek şekilde külliye olarak inşa edilmiştir.

-Eğitimden sağlığa, barınmadan sosyal yardımlara kadar birçok hizmet alanını kuşatan bu yapılar camilerin etrafında şekillenmiştir.

-Külliye tarzındaki camiler insanların maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarını karşılayan ve hayatın bütünlüğünü yansıtan eserlerdir.

-Camilerin yanında kurulan medreselerle tarih boyunca Müslümanlar ilim öğrenmiş böylece camiler birer eğitim merkezi olmuştur.

-Şifahanelerde hastalar tedavi edilmiş, aşevleriyle yoksulların yeme içme ihtiyacı karşılanmıştır.

-Camiler, toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlarla birlikte birçok alanda insanlara hizmet sunan merkezlerdir. 

Caminin İç ve Dış Bölümleri

Vaaz Kürsüsü: Camide vaaz ve dinî konularda ders vermek için imamın veya hatibin oturduğu yüksekçe yerdir.

Minber: İmamın veya hatibin cemaatin göreceği ve cemaate sesini daha iyi duyurmak için çıktığı merdivenli yüksekçe yerdir. Cuma ve bayram namazlarındaki hutbeler minbere çıkılarak verilir.

Mihrap: Kâbe yönünü kıble) gösteren ve imamın namaz kıldırırken durduğu yerdir.

Şadırvan: Cami avlularında bulunan, üzeri kapalı veya açık abdest alma yeridir. Bazı camilerin şadırvanları kubbelidir.

Şerefe: Camilerde minarenin etrafını balkon gibi saran, müezzinin ezan okuduğu bölümdür.

Kubbe: Yarım küre biçimindeve caminin üzeriniörten bölümdür. Camilerin çatısı genellikle kubbe biçiminde olur.

Minare: Müezzinin ezan okuduğu, sela verdiği, şerefesi olan yüksek ve ince yapılardır.

 

5.3.   KÜLTÜRÜMÜZDEN CAMİ ÖRNEKLERİ

-Dinî mimarinin odağında mabetler (ibadet edilen yer) yer alır. Mabetler hem ibadet edilen hem de sosyal hayatın şekillendiği yerlerdir. İslam coğrafyasında mabet olarak kullanılan mekanlar, camiler ve mescitlerdir.

-Yeryüzünün ilk mabedi Kâbe’dir. İlk olarak Hz. Âdem tarafından inşa edildiği kabul edilmektedir. Kâbe Müslümanların kıblesidir. Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail tarafından temel kalıntıları bulunarak yeniden inşa edilmiş ve bugünkü şeklini almıştır.

-Kâbe, Kur’an-ı Kerim’de Beytullah “Allah’ın (cc) evi” olarak anılır. 

-Mescid-i Haram ise Kâbe’yi de içene alan geniş alana verilen isimdir. Kâbe, Suudi Arabistan’ın Mekke şehrindedir.

-Müslümanlar hac ve umre ibadeti sebebiyle dünyanın dört bir yanından Kâbe’ye gelir. Burada tanışıp kaynaşan Müslümanlar, birlikte dua ve ibadet ederek Yüce Allah’a kulluğun huzurunu yaşar.

-Kudüs’te bulunan Beytülmakdis (kutsal ev) diğer adıyla Mescid-i Aksa Müslümanların ilk kıblesidir.

-Mescid-i Aksa peygamberler tarihi açısından sembolik mekânlardan biridir. Hz. Davut, Hz. Süleyman, Hz. İsa ve Hz. Zekeriya gibi birçok peygamberin hayat hikâyesi Mescid-i Aksa ile kesişmiştir.

 

-Hz. Davud, Yüce Allah tarafından kendisine hem peygamberlik hem de hükümdarlık verilmiş biriydi. Yüce Allah’a adamak üzere Kudüs’te bir mabet yapmak istedi. Yerini belirleyip planlarını hazırladı. Ancak bu mabedin yapımı kendisine değil oğlu Hz. Süleyman’a nasip oldu.

-Hz. Süleyman’a da tıpkı babası gibi Allah (cc) tarafından peygamberlik ve hükümdarlık verilmişti. Hz. Süleyman, Yüce Allah’ın yardımıyla çok güçlü ve geniş coğrafyalara hâkim olan bir hükümdarlık dönemi yaşadı. Allah (cc) ona rüzgârı kullanma, kuş gibi canlıların dillerini bilme gibi daha birçok özel yetenekler vermişti. Bu sayede Hz. Süleyman adil ve merhametli bir hükümdar olarak halkını uzun yıllar yönetti. Onları bir ve tek olan Yüce Allah’a kulluğa çağırdı. Babasının yapmak istediği mabedi yani Beytülmakdis’i inşa etti. Burası o dönemin müminleri tarafından Yüce Allah’a kulluk edilen en önemli mekân hâline geldi.

-Hz. Muhammed’in (sav) yaşadığı isra ve miraç mucizesindeki yerlerden biri de Mescid-i Aksa’dır.

-Hz. Peygamber’in bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya yaptığı yolculuğa isra, oradan göğe yükselmesine ise miraç denilir. 

-Arapçada aksa “uzak” demektir. Mescid-i Aksa “uzak mescit” anlamına gelir. Mekke’deki Mescid-i Haram’a olan uzaklığı sebebiyle bu ismi almıştır.

-Hz. Peygamber Dönemi’nde ilk Müslümanlar kıble değişikliği ayeti gelinceye kadar namazlarını Mescid-i Aksa’ya yönelerek kılmışlardır. Kıblenin Mescid-i Aksa’dan Mescid-i Haram’a çevrildiğini açıklayan ayetlerin gelmesiyle Müslümanlar namaz için Kâbe’ye yönelmişlerdir.

-Mescid-i Aksa’nın ilk kıble olması, Hz. Peygamberin isra yolcuğunu Mescid-i Aksa’ya yapması bu mescidi Müslümanlar için önemli kılar.

Hz. Peygamber “Sadece şu üç mescide yolculuk yapılır: Mescid-i Haram (Kâbe), Mescid-i Aksa ve bu mescidim (Mescid-i Nebi).”11 buyurarak üç mescidi ziyaret etmenin ve buralarda namaz kılmanın kıymetli olduğunu vurgulamıştır.

-Hz. Muhammed (sav), Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’deki Müslümanlarla beraber bir mescit inşa etti. Bu mescidin hemen bitişiğine Hz. Peygamberin kalacağı evi (oda) yapıldı. Hz. Peygamberle özdeşleşip anılan bu mescide “Mescid-i Nebi veya Nebevi” ismi verildi.

-Mescid-i Nebi, Hz. Peygamberin Müslümanlarla birlikte ibadet ettiği bir yer olmanın yanı sıra birçok alanda (eğitim, öğretim, sosyal, askerî) Müslümanları bir araya getiren mekân olmuştur.

-Mescid-i Nebevi (Mescid-i Nebi): Peygamber mescidi anlamına gelir. Medine’de içerisinde Hz. Peygamber’in kabrinin de bulunduğu mescittir.

-Müslümanların bir merkezde toplandığı ve şehrin en büyük ibadethaneleri olarak inşa edilen camilere ulu cami ismi verilmiştir. Bu camilere cuma camisi ve cami-i kebir (büyük cami) de denilmiştir. Genellikle bulundukları şehrin veya yaptıranların ismiyle anılmıştır.

-Ülkemizde yapılış tarihi itibariyle bin yıla yaklaşan birçok ulu cami bulunmaktadır. Özellikle Anadolu’da Selçuklu ve Beylikler Dönemi’nde imar edilmiş ulu camiler ibadete açık bir şekilde günümüzde varlığını devam ettirmektedir.

-Diyarbakır Ulu Cami, Bursa Ulu Cami ve Sivas Ulu Cami gibi daha birçok şehirde yüzü aşkın ulu cami yer almaktadır.

-Selatin camileri; Osmanlı Dönemi’nde padişahların, şehzadelerin veya diğer hanedan mensuplarının kendi imkânlarıyla yaptırdıkları camilerdir.

-Selatin, sultan kelimesinin çoğuludur. Genellikle birden fazla minareye sahip olan bu camiler, Osmanlı Dönemi’nde İstanbul, Bursa ve Edirne gibi birçok şehirde yapılmıştır.

-İstanbul’daki Sultanahmet, Süleymaniye, Fatih, Yavuz Sultan Selim ve Beyazıt camileri, Bursa’daki Yeşil Cami, Edirne’deki Selimiye Camisi bu camilerin en güzel örneklerindendir.

-Mimari eserlerin iç yapılarında ve süslemelerinde dinin izlerini görmek mümkündür. Başta camiler olmak üzere pek çok yapının duvarlarında ebru ve tezhip ile süslenmiş hat yazıları bulunur.

-Günümüze kadar gelen mimari eserler arasında Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası taş işçiliğinin, İznik Yeşil Cami de çini sanatının en güzel örnekleri arasında yer alır. Konya’daki Alâeddin Camii de önemli bir eserdir.

-Tarih boyunca Müslümanlar tarafından hastaların tedavisi için şifahaneler, yolcuların konaklamaları için kervansaraylar inşa edilmiştir. Ayrıca temizlik ihtiyaçlarının karşılanması için çeşme ve hamamlar yapılmıştır. Bu yapılar; mimari ve estetik açıdan güzel olmalarının yanında, kullanılış amaçları itibariyle İslam’ın insana verdiği değeri göstermektedir.

 


5. Sinif 3. Ünite Yeni Müfredat)

 












KONULAR

-  Kur’an-ı Kerim’in İç Düzeni

-  Kur’an-ı Kerim’in Temel Özellikleri

-  Kur’an-ı Kerim’in Ana Konuları

-  Bir Sure Öğreniyorum: Kevser Suresi


Kevser Suresi Etkinlikleri    


*********************************


dindersimateryal.com yapımı etkinlikler


ÜNİTE ÖZETİ PDF İNDİR


Ünite Sunusu İNDİR


Kuran-ı Kerim Video Sunu

Kuran-ı Kerim'in İç Düzeni Video Sunu



Niçin Kuran Okumalıyız İnteraktif Sunu    İNDİR


***********************************************************


Hangisi Doğru 5. Sınıf 3. ünite 1. Yarışma

 








*********************************************

Doğru Mu Yanlış Mı Oyunu (Kur'an-ı Kerim)









4. SINIF 2. ÜNİTE KUR'AN KONULU TEST DÜELLOSU OYUNUNU (2 KİŞİLİK) AÇ (10 ar Soru)


4. SINIF 2. ÜNİTE KUR'AN KONULU TEST DÜELLOSU OYUNUNU (2 KİŞİLİK) AÇ (20 şer Soru)


4. SINIF 2. ÜNİTE KUR'AN KONULUTEST DÜELLOSU OYUNUNU (3 KİŞİLİK) AÇ (10 ar Soru)


*********************************************





KONU ANLATIMI VİDEO VE ANİMASYONLAR




*********************************************


*********************************************









Görsel Etkinlikler















İLAHİLER






KONU ÖZETİ





















     




Kur’an-ı Kerim

 

1.     Kur’an-ı Kerim, Allah (c.c.) tarafından Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gönderilen son ilahi kitaptır.

2.     Kuran'daki ayetler baştan sona Yüce Allah’ın sözüdür.

3.     Kuran yirmi üç yıl boyunca parça parça indirilmiştir.

4.     Kuran 610 yılında Ramazan ayında indirilmeye başlanmıştır.

5.     Cebrail melek tarafından vahiy yoluyla indirilmiştir.

6.     Kuran Arapça olarak indirilmiş olup Türkçesine meal denir.

7.     Kuran’da yer alan emir ve yasaklar tüm insanlara hitap etmektedir.

8.     Kuran 600 sayfadan oluşur.

9.     Kuran-ı Kerim’in her bir cümlesine ayet denir.

10.                       Ayetleri birbirinden ayıran işaretlere durak denir.

11.                       Kuran-ı Kerim'de yaklaşık 6666 ayet vardır.

12.                       En az üç ayetten oluşan ve besmeleyle başlayan bölümlere sure denir.

13.                       Kuran’da hepsinin farklı adı olan 114 sure vardır.

14.                       İlk Sure: Fatiha Suresi

15.                       Son Sure: Nas Suresi

16.                       En Uzun Sure: Bakara Suresi

17.                       En Kısa Sure: Kevser suresi

18.                       Kuran’ın yirmi sayfadan oluşan her bir bölümüne cüz denir.

19.                       Kuran’da otuz cüz vardır.

20.                       Kuran'ı baştan sona okumaya hatim denir.

21.                       Kuran’ı başından sonuna kadar ezberleyene hafız denir.



Kur’an-ı Kerim

 

• Allah (c.c.), insanları doğru yola yöneltmek ve onlara bilmediklerini öğretmek için ilahi kitaplar göndermiştir.

 

• Son ilahi kitap Kur’an-ı Kerim’dir.

 

>  Kur'an-ı Kerim

 Allah tarafından Hz.Muhammed’e (s.a.v.) gönderilmiştir.

 Yirmi üç yıl boyunca parça parça indirilmiştir.

 Baştan sona Yüce Allah’ın sözüdür.

 Tüm insanlara gönderilmiştir.

 İnsanları doğru yola iletmek için gönderilen bir rehberdir.

 İyiye ve güzele yönlendirip yanlış davranışlardan sakındırır.

 Arapça olarak indirilmiştir.

 Kıyamete kadar Allah’ın koruması altındadır.

 

• Kur’an-ı Kerim Yüce Allah’ın koruması altında olduğu için kıyamete kadar değişmeyecektir.

 

• Kur’an-ı Kerim’in Türkçe tercümesine meal denir.

 

 

 Kur’an-ı Kerim‘in İç Düzeni

 

• Kur’an-ı Kerim yaklaşık olarak 600 sayfadan oluşur.

 

• Kur’an-ı Kerim’in kendine has bir düzeni vardır.

 

Ayet

 Kur’an-ı Kerim’in her bir cümlesine ayet denir.

 Kur’an-ı Kerim’de 6236 ayet vardır.

 Ayetlerin uzunlukları ve ifade ettikleri anlamları genellikle birbirinden farklıdır.

 Kur’an-ı Kerim’deki bazı ayetler birkaç harften oluşabilmektedir.

 Bazı ayetler ise bir sayfanın tamamını kaplar.

 Ayetler, içlerinde ayet numaralarının yazılı olduğu küçük yuvarlak işaretlerle ayrılmıştır. Bunlara durak denir.

 Özel bir isme sahip olan ayetler de vardır.

 

Örneğin; Bakara suresinin255. ayeti, “Ayete’l- Kürsi” ismiyle ifade edilir.

 

 

 Sure

 Kur’an-ı Kerim’de başı ve sonu belli olan, farklı sayılarda ayet içeren bölümlere sure denir.

 Kur’an-ı Kerim’de toplam 114 sure vardır.

 Kur’an-ı Kerim’deki surelerin her birinin özel bir ismi vardır.

 Sureler besmele ile başlar. (Tevbe suresi hariç)

 Surelerin uzunlukları birbirinden farklıdır.

 

Sureler  adlarını farklı şeylerden almışlardır.                 

 

 Cuma Suresi        içinde geçen bir olay veya konudan     

 Nuh Suresi         bir peygamberden                       

 Lokman Suresi      önemli kişilerden                      

 Al-i İmran Suresi  topluluk isimlerinden                  

 Neml Suresi        surede bahsedilen bir canlı olan karıncadan  ismini almıştır.

 

 

 

 İlk sure →   Fatiha suresi

 Son sure →  Nas suresi   

 En uzun sure →  Bakara suresi (286 ayet)

 En kısa sure →  Kevser suresi (3 ayet)

 

 

Hatim: Kur'an-ı Kerim’i ilk suresi olan Fâtiha suresinden başlayıp en son suresi olan Nas suresine kadar okumaktır.

 

 

Cüz

 Kur’an-ı Kerim’in yirmi sayfadan oluşan her bir bölümüne cüz denir.

 Kur’an-ı Kerim’de otuz cüz vardır.

 Her cüz, sayfa kenarında bulunan ve gül şeklinde olan bir işaretle birbirinden ayrılır.

 Şeklinden dolayı bu işaretlere cüz gülü denir.

 

 

 

Hafız: Kur’an’ı başından sonuna kadar ezberleyen kimsedir.

****


Kur'an-ı Kerim Testi 

1. Kur’an-ı Kerim'deki surelerle ilgili

eşleştirmelerden hangisi yanlıştır?

A) Son sure - Nas Suresi
B) En uzun sure - Bakara Suresi
C) İlk sure - Fatiha Suresi
D) En kısa sure - Yasin Suresi
 


 



2. Kur'an-ı Kerim’i ilk suresi olan Fâtiha suresinden

başlayıp en son suresi olan

Nas suresine kadar okumaya ne denir?

A) Yasin
B) Elifba
C) Durak
D) Hatim

 


3. Kur’an’ı başından sonuna kadar ezberleyen kimseye ne denir?

A) Hoca
B) İmam
C) Hafız
D) Müezzin



 


4. Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetleri,

Hz. Muhammed’e (s.a.v.) .......... yılının.............. Ayı’nda

indirilmeye başlanmıştır.
Boşluklara sırasıyla hangileri gelmelidir?


A) 571 - Ramazan
B) 610 - Recep
C) 610 - Ramazan
D) 571 - Şaban

 


5. Kur’an-ı Kerim’de ilk inen ayetler .......... suresinin ilk beş ayetidir.
Boşluğa hangisi gelmelidir?


A) Fatiha
B) Kevser
C) Alak
D) Yasin
 



6. Allah'ın emriyle Kur’an-ı Kerim Hz. Muhammed’e (s.a.v.)

hangi melek tarafından indirilmiştir?

A) Cebrail (a.s.)
B) Azrail (a.s.)
C) Mikail (a.s.)
D) İsrafil (a.s.)
 

 


7. Allah'ın emriyle Kur’an-ı Kerim Hz.

Muhammed’e (s.a.v.) ............ yoluyla indirilmiştir?
Cümledeki boşluğa hangisi gelmelidir?


A) sevap
B) şükür
C) selam
D) vahiy
 

 



8. Hz. Muhammed’e (s.a.v.) inen Kur’an-ı Kerim

ayetlerini yazan müslümanlara ne denirdi?

A) Amel defteri
B) Teşrik tekbiri
C) Vahiy kâtibi
D) Dini ifade
 



9. Kur’an-ı Kerim sayfalarının toplanıp

ilk kez kitap hâlini aldığı şekline ne denir?

A) Hafız
B) Mushaf
C) Hatim
D) Cüz
 



10. Hangisi Kur’an-ı Kerim'le ilgili yanlış bir bilgidir?

A) Kur’an'da İnsanın niçin yaratıldığı anlatılır,
B) Kur’an'da iİnsanın nasıl yaşaması gerektiği anlatılır.
C) Kur’an'da ölümden sonraki hayat anlatılır.
D) Kur’an'da insanın başı boş yaratıldığı anlatılır.

 


11. Kur’an-ı Kerim hakkında verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Kur’an-ı Kerim son ilahi kitaptır.
B) Kur’an-ı Kerim Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gönderilmiştir.
C) Kur’an-ı Kerim’in her bir cümlesine cüz denir.
D) Kur’an-ı Kerim’in tek harfi dahi değişmemiştir.
 

 



12. Verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Kur’an-ı Kerim'in Türkçe çevirisine meal denir.
B) Kur’an-ı Kerim 114 sayfadan oluşur.
C) Kur’an-ı Kerim okunurken saygıyla dinlemeliyiz.
D) Kur’an okumaya başlarken euzu besmele çekilir.
 

 

 

 

*********************************************